ANSİAD’DAN İŞ DÜNYASINDA ETİK PANELİ

İş yaşamında etik davranışların evrensel paydada hızla oluşmaya başladığını dile getiren Başkan Akıncı, “Kurumsal yöneticiler, etik kodlara sahip çıkmanın ve yapılandırmanın uzun vadede her zaman firmalarına değer ve itibar katacağı bilinciyle hareket ederler. Sonuç olarak sistemin etik düzenlemeler ve uygulamalarla beraber işlemesi, paydaşların birbirini desteklemesi sağlanmalı, kamu ve özel sektör sağlıklı işletilerek iş dünyasında başarılı bir iklim oluşturulmasına çalışılmalıdır” diye konuştu. Sivil toplum olarak etik kültürün oluşturulmasında sorumluluk duyduklarını kaydeden Başkan Akıncı, “Etik kültürün oluşturulmasında üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirerek ve etkili eylemlerle bunları destekleyerek toplumda bu konularda öncü olma ve farkındalık yaratma çabamız devam edecek” dedi.

ANSİAD üyesi ve Antalya Bilim Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Örnek moderatörlüğünde gerçekleşen panelde konuşan Dünya Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, “Medyanın Geleceğinde Gazetecinin Sosyal Sorumluluğu” konusunda bilgi verdi. Medyanın müthiş bir değişim içinde olduğunu ancak içeriğinin değişmediğini belirten Güldağ, “Gazetecilik haberciliğin sorumluluğunu değiştirmiyor. Toplumda farklıklar çok önemli. Farklı fikirlerin yasaklanması çözümsüzlüktür” diye konuştu. Gazeteci olmanın temelinde insan haklarını, hukuku ve demokrasiyi savunmak olduğunu kaydeden Güldağ, “Farklı düşüncelerin olması, fikir özgürlüğüne ve toplumun gelişmesine katkı yapar. Bir tek fikir ise her zaman tehlikelidir. Farklılıklara ihtiyacımız var. Düşünce zenginliğinin gelişmesinde medyanın da sorumluluğu var” dedi. 

Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Deontoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. N. Yasemin Yalım, “Covid 19 Pandemisi Deneyiminden Yola Çıkarak Sağlık Hizmetlerinde Bilgi Kirliliği, Bilgilendirmenin Önemi ve Özgür İrade” konusunda sunumunu gerçekleştirdi. Prof. Dr. Yalım, tıp teknolojisinin gelişiminden kaynaklı olarak tıp alanında da etik değerlerde sorunlar yaşandığını belirterek, “Uygulamalı etikte hekimler çok hızlı karar vermek zorunda, covid sürecinin üçüncü dalgasında yoğun bakımlarda hasta seçimi yapıldı” diye konuştu. Pandeminin dünyada ilk çıkışının gizlendiğini belirten Prof. Dr. Yalım, “Covid sürecinde ülkemizde de toplumu bilgilendirmede sıkıntı yaşandı. Ülkemizde aşı konusunda hiç olmamış bir durumla karşı karşıya kaldık. Ülkemizde aşı karşıtlığı var ve hiçbir dönem aşı karşıtlığı olmamıştı. Bu bir güvensizlikten kaynaklanıyor. Aşı karşıtlığı salgınla mücadelede ciddi sıkıntı yaratıyor ve yanlış bilgiyi içeriyor. Bugün bile aşı bilgilendirilmesinde eksiklikler var ve halen yanlış yapılıyor. Türkiye’de geçen yıla göre 250 bin daha fazla ölüm olmuş. Neden ölmüşler belli değil” dedi.

“İtibarın Değeri, Değerin İtibarı” konusunda bilgi veren Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Gürgen, “Türkiye aşılama konusunda çok kaotik durumla karşı karşıya. İtibar, saygınlık ve birbirine olan güvendir. Ancak ülkemiz birbirine güven konusunda dünyada sondan üçüncü sırada yer alıyor. Biz birbirine güvenmeyen insanların olduğu bir ülkeyiz” diye konuştu.

“Yargıda Ahlakı Ne Üretir?” başlıklı konuşmasını gerçekleştiren Çalıkuşu & İbat Hukuk Bürosu Lideri Av. Figen Albuga Çalıkuşu“Toplumdaki kurumlar birleşik kaplar gibidir. Biri diğerinden çok farklı olamaz. Ülkemiz koşullarında üç erkin ayrılığı paydasında yürütmenin yargıya müdahalesinin fazlasıyla yaşandığı görülüyor” dedi. Yargı bağımsızlığına değinen Av. Figen Albuga Çalıkuşu, “Gözümüzün önünde yaşanan pek çok örnek var malumunuz. Kimin terörist olduğu, kimin tahliye olamayacağı ya da asla tahliye olunmaz denilenlerin Rahip Brunson ve Deniz Yücel davalarında olduğu gibi tahliye edilmeleri hemen akla gelen örneklerdir. Müdahale ve talimatlar sadece ve sadece adaletsizlik üretir, toplumun güvenini tüketir, inancını kırar” diye konuştu. Çalıkuşu, toplumsal yapı tüm toplumun ahlaklı davranması halinde el birliğiyle kazançlı çıkacağı bir denetim sistemi kurmuyor ise, orada ahlakın anlamsızlaşacağına işaret etti. 

Braas Çatı Sistemleri İcra Kurulu Başkanı Dr. Daniş Navaro da “Neoliberal İş Dünyasında Etik ve Çakallaşma” hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Etik çöküşün akıllıdan kurnaza, faydacıdan çıkarcıya, bireyselden bireyciye keskin bir dönüşümle olacağına işaret eden Navaro, “Kurnazlık, belirli bir süreç içinde kendi kendisiyle çelişkilere düşüp iflas etmeye mahkumdur. Kurnazlık, kendine dönük bencil çıkarların peşindedir. Sinsilik asıl özelliğidir. Kısa vadeli düşünür, vur ve kaç yöntemiyle çalışır” dedi. İş hayatında ahlaksızlığın sıradanlaşması konusuna değinen Navaro sözlerini şöyle sürdürdü; “Özgeçmişlerine yalan yanlış bir sürü bilgiyi koymaktan çekinmeyen, iş randevusuna gelmeyen, işe başladıktan üç gün sonra haber vermeden işten ayrılan gençler var. Stajyer adlandırması altında üniversite mezunu, bir iki yabancı dil bilen, potansiyeli son derece yüksek parlak gençlere dahi yüzü kızarmadan asgari ücret teklif ederek onları sömürmekten hiç de imtina etmeyen dünya devleri ya da sözde büyük markalar mevcut. Performans hedefleri aldatmasıyla hedefli çalışmayı denetim, baskı ve sömürü aracına dönüştürmüş onlarca büyük şirketler ve yöneticiler arasında çıkar odaklı bir çok konu saymakla bitmiyor.” Toplantı, soru ve cevapların ardından ANSİAD Başkanı Akın Akıncı’nın konuşmacılara ve moderatöre teşekkür belgesi takdimiyle sona erdi.