Küresel salgınla birlikte hijyen, uluslararası düzeyde toplumsal yaşam biçimi olarak önem kazanacaktır. Turistik talepleri de etkilemesini beklediğimiz bu eğilimi destekleyecek uygulamaların, destinasyonlar ve konaklama işletmelerinin sağlaması yönünde çalışmalar yapılması ve bunun pazarlama faaliyetlerinde öncelikle kullanılması gerekecektir. Bu yönde  Türofed ile bearber paydaşlarımızla uygulama önerilerine yönelik çalışmalarımıza başladık.

Anadolu tarih boyunca sağlık ve temizlik konusunda üstünlükleri olan bir coğrafyadır. Ayrıca ülkemiz sağlık altyapısında güçlü olan bir ülkedir. Tüm bu değerlerimizi, yeni sürecin turizm teması olarak kullanmamız fayda sağlayacaktır. Bu güne kadar sağlamış olduğumuz üstün kalitede hizmet anlayışımızı, bu sürecin sonunda daha da geliştirmiş olarak devam etmeye odaklanarak çalışmalarımızı devam ettirmeliyiz. Sağlıklı yaşam biçimini destekleyecek, “sağlıklı beslenme” “spor faaliyetleri”  gibi yan ürünlerin de işletmelerimiz içinde daha çok öne çıkartılması, pazarlama faaliyetlerinde kullanılması, talep canlanmasında etken olacaktır. 

Hiçbir kriz kalıcı değildir. Krizlere sebep olan nedenleri iyi okuyarak, süreci takip ederek, tekrar konuklarımızla, acentelerle, tur operatörleri ve medya ile iletişimimizi bu dönemde daha da güçlü ve iletişim kanallarını aktif olarak kullanmaya devam etmeliyiz.  Özellikle bizlerde konaklamış ve tekrar müşterilerimize, vereceğimiz hizmetler ve destinasyon tanıtımını içeren bilgilendirmeler yapılmalıdır.  İletişim bu sürecin en önemli bileşenidir. Tatil yapmak temel ihtiyaç olarak görülmektedir. Bu temel ihtiyacın karşılanmasında, misafir;  “sağlık”, “güvenlik” ve “ kaliteli hizmet” ekseninde yeterli gördüğü destinasyonlara ve konaklama işletmelerine yönelecektir.  Antalya olarak bu üç unsuru karşılayan en önemli varış noktaların başında geliyoruz. Antalya’nın bu güçlü özelliğini tüm platformlarda hep beraber kullanmalıyız, kullanacağız.