22. Ulusal Vasküler Cerrahi Kongresi'de "Güçlü Bağlar, Ortak Hedefler"
22. Ulusal Vasküler Cerrahi Kongresi'de "Güçlü Bağlar, Ortak Hedefler"
Türk Vasküler ve Endovasküler Cerrahi alanının en kapsamlı bilimsel etkinliği olan 22. Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Kongresi ile 13. Ulusal Fleboloji Kongresi, 6–9 Kasım 2025 tarihleri arasında Antalya Kundu'da bir otelde düzenlendi. Kongrenin bu yılki teması, sektördeki iş birliğine vurgu yaparak “Damar Cerrahisinde Güçlü Bağlar, Ortak Hedefler” olarak belirlendi.
- Güçlü Bilimsel Program ve Halka Yönelik Farkındalık Vurgusu
ANTALYA - Ulusal Vasküler ve Endo vasküler Cerrahi Derneği Başkanı Prof. Dr. Nevzat ERDİL ve yönetimi, kongre kapsamında düzenlenen basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Nevzat ERDİL, kongrenin sadece bir bilgi paylaşım platformu olmadığını belirterek şunları söyledi:"Ulusal Kongremiz, aynı zamanda bir arayış, bir keşif, bir yeniden tanımlama yolculuğu olarak tasarlandı. Damar cerrahisinin sınırlarını zorlayan nitelikli uzmanlarla buluşacağımız, deneyimin süzgecinden geçirilmiş sunumlar ve tartışmalar ışığında geleceğin damar cerrahisine doğru bir yolculuğa çıkacağız."

Prof. Dr. ERDİL, damar hastalıklarıyla mücadelede erken tanı ve doğru tedavinin önemine dikkat çekti. Kongrenin en büyük hedeflerinden birinin de halkın bilinç düzeyini ve farkındalığını artırmak olduğunu vurguladı: "Bacak ağrısı gibi sanılan birçok farklı şikayetler aslında zamanında mücadele gerektiren ciddi bir damar hastalığı belirtisi olabilmekte. Bu farkındalığı artırmayı amaçladık" dedi.
- Geniş Yelpazede Güncel Yaklaşımlar Tartışılacak
Geniş bir bilimsel yelpazeye sahip olan kongrede; geleneksel açık cerrahi tekniklerinden, minimal invaziv endovasküler yöntemlere, venöz ve lenf hastalıklardan, aort anevrizmalarına kadar güncel yaklaşımlar detaylıca tartışılacak. Prof. Dr. ERDİL, kongrenin aynı zamanda genç meslektaşların bilgi ve becerilerini geliştirecek eğitim ve pratik uygulamaların da merkezi olacağını ifade etti.
Organizasyonun, alanında dünya çapında kabul görmüş uluslararası konuşmacıları ağırlayarak en yeni teknikler ve çığır açan araştırmalar hakkında katılımcıları bilgilendireceğini, ifade etti.
- 1500 Katılımcı ve Önleme Odaklı Yaklaşım

Basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Emrah Oğuz ise kongreye yaklaşık 1500 civarında katılımcı beklediklerini açıkladı. Prof. Dr. Oğuz, kongrenin amacının yalnızca hastalıkların tedavi yöntemlerini konuşmakla sınırlı olmadığını, aynı zamanda hastalıkların nasıl önlenebileceğini de meslektaşları ve halkla paylaşmak olduğunu dile getirdi. Kongre, atardamar, toplardamar ve lenf damar hastalıkları hakkında kapsamlı konuşmalar ve kursların olacağını sözlerine ekledi.
- Yaşam Süresi Uzadı, En Etkili İlaç: Yürüyüş

Prof. Dr. Adil Polat, Türkiye'de yaşam beklentisinin 80 yaşa yaklaşmasının getirdiği damar yaşlanması riskine dikkat çekti. Yaşlanmak Güzel Ama Damarlar da Yaşlanıyor: Polat, "Yaşlanmak güzel ama damarlarımız da bizimle birlikte yaşlanıyor. Damar hastalıklarının görülme olasılığı bu nedenle giderek artıyor," dedi.
Hareketsizlik En Büyük Sorun: Şehir yaşamındaki hareketsizliğin damarları zorladığını belirten Prof. Dr. Polat, "Pahalı spor salonlarına gerek yok, her gün 20-30 dakikalık yürüyüş bile damarlarımız için büyük kazançtır. İlaçtan önce hareketi artırmalıyız," tavsiyesinde bulundu.
- Cinsiyet Farkı ve Sigaranın Olumsuz Etkisi

Prof. Dr. Ünal Aydın, damar sağlığında hormonal, genetik ve yaşam tarzı etkilerinin büyük rol oynadığını kaydetti. Menopoz Sonrası Risk Artıyor: Kadınların östrojen sayesinde menopoz öncesi dönemde daha korunaklı olduğunu belirten Aydın, 50 yaş sonrası kadınların damar riskine karşı daha dikkatli olması gerektiğini ifade etti.
Türkiye'de Sosyal Farkındalık Eksikliği: Türkiye'de damar hastalıklarının tedavi altyapısının Amerika ile benzer seviyede olduğunu ancak Avrupa ile karşılaştırıldığında sosyal farkındalık ve motivasyon eksikliği olduğunu dile getirdi. Sigara Bırakmanın Önemi: Sigara kullanımının damar hastalıkları üzerindeki olumsuz etkilerini açıklayarak, "Sigara bırakan kişiler, damar hastalıkları riskini azaltır; içmeyenlerde risk çok daha düşüktür," diye ekledi.
- COVID Etkisi: Bilimsel Artış Yok

Prof. Dr. Erdal Aslım, Covid sonrası damar hastalıklarında bilimsel olarak anlamlı bir artış saptanmadığını, ancak halkın farkındalığının önemli ölçüde yükseldiğini söyledi.
Vatandaşların artık beslenme, egzersiz ve düzenli kontrol konularında daha duyarlı olmasının, hastalıkların ilerlemesini engellemede en büyük kazanç olduğunu ifade etti.
- Bilimsel Bilginin Paylaşımı ve Toplumsal Sorumluluk
Kongre Başkanı Prof. Dr. Nevzat Erdil ve Prof. Dr. Dilek Erer, bilimsel çalışmaların sadece ulusal değil, küresel düzeyde paylaşılmasının gerekliliğini ve derneklerin toplumsal sorumluluk rolünü vurguladı.
Küresel Sorumluluk: Prof. Dr. Erdil, "Bilimsel bilgi birikimini halkımızın sağlığıyla buluşturmak, genç bilim insanlarını yetiştirmek ve uluslararası camiada Türkiye'nin saygın yerini güçlendirmek istiyoruz," dedi ve bilimsel dayanışmanın Cumhuriyet mirası olduğunu sözlerine ekledi.

Sürekli Eğitim ve Sosyal Projeler: Prof. Dr. Dilek Erer ise derneklerinin sadece belirli dönemlerde değil, yıl boyunca şehirlerde eğitim ve toplantılar düzenleyen, sahada çalışan bir yapı olduğunu belirterek, "Koruyucu hekimlikte toplumsal farkındalık en güçlü tedbirdir," dedi. Erer, basınla ortak hareket etmenin halk sağlığı bilincini güçlendirmede kritik rol oynadığının altını çizdi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.