MİLLİ KAPTAN SİMGE AKÖZ'ÜN GÖZLERİ PARLATAN SIRRI: "SENİN GİBİ OLMAK İSTİYORUM" DİYORLAR!

Eczacıbaşı Dynavit'in kaptanı ve A Milli Kadın Voleybol Takımı'nın yıldız liberosu Simge Aköz, Corendon Sport Talks'a konuk oldu. 31 kupa sahibi efsane isim, kariyerinin dönüm noktalarını, Eczacıbaşı'nı "Ev" olarak tanımlamasını ve kendisini en çok mutlu eden iltifatı samimi bir dille anlattı.

Türk sporunun efsane isimlerini ağırlayan Corendon Sport Talks’un 31. bölümüne, Eczacıbaşı Dynavit Takım Kaptanı ve Milli Libero Simge Aköz konuk oldu. Hürriyet Gazetesi Spor Müdürü Mehmet Arslan moderatörlüğünde gerçekleşen programda Aköz, yeni salonun heyecanından kariyerindeki zorlu yollara kadar pek çok konuda dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Eczacıbaşı Benim İçin 'Ev' ve 'Ekol' Türk voleybolunun öncü kulüplerinden Eczacıbaşı Dynavit’in yeni salonu hakkında konuşan Simge Aköz, burayı tanımlarken "Ev" kelimesini kullandı. Aköz, "Girdiğimiz ilk andan itibaren o sıcaklığını, Eczacıbaşı’nın Ayazağa’daki o samimi atmosferini kaybetmemiş bir salondu. Daha önce de söylediğim gibi, Eczacıbaşı denildiğinde genelde burada oynayan, buradan gelip geçen birçok sporcu burayı ev olarak tanımlar. Burası da artık bizim yeni evimiz" ifadelerini kullandı. Aynı zamanda Eczacıbaşı’nın Türk kadın sporundaki yerini "Türkiye’nin ilk kadın hareketi" olarak tanımlayan başarılı libero, kulübünü tek kelimeyle özetlemesi istendiğinde ise önce "Aile" ardından ise "Ekol" dedi. Aköz, kulübün kadınlar ve kız çocuklarının üst seviyede sporcu ve yönetici olmasını destekleyen imkanları sağlamasının büyük bir vizyon gerektirdiğini de vurguladı.   Kaptan'ı En Çok Mutlu Eden İltifat Kariyeri boyunca tam 31 kupa kazanan tecrübeli sporcu, aldığı en anlamlı iltifatı paylaşırken gözlerinin içi parladı. Aköz, "Beni en çok mutlu eden şey, küçük kız çocuklarının, ‘ben de bir gün senin gibi olmak istiyorum’ mesajları. O an fark ediyorsunuz ki onların gözünde inanılmaz bir noktadasınız" sözleriyle, rol model olmanın önemini ortaya koydu. Genç voleybolculara seslenen Aköz, zirveye giden yolun kolay olmadığını şu sözlerle aktardı: "Ben bu noktaya gelene kadar ağladım, kırıldım, küstüm ama yoluma devam ettim. Sevdiğin işi yapmanın, istikrarlı ve kararlı olmanın önemini hiçbir zaman unutmayın." Libero Olmak İçin 'Semra Anne' Desteği Voleybola 7 yaşında, boyunun uzun olması sayesinde keşfedilerek başlayan Simge Aköz, kariyerinin kritik dönüm noktasını anlattı. Başlangıçta smaçör olarak devam ettiğini belirten Aköz, A takım seviyesinde ilerleyemeyeceğini anladığı o zorlu süreçte Semra hocasının (Semra anne) kendisine çok büyük bir kapı açtığını söyledi. Aköz o günleri, "Bir gün beni soyunma odasında ağlarken yakaladı ve dedi ki, ‘Sen çok yetenekli bir çocuksun, çok isteklisin ve ben senin bunu yapabileceğine inanıyorum.’ Libero olmak, aslında bana çok uzak bir seçenek gibi görünüyordu ama saha içinde enerjiyi yaymayı seven biri olduğum için bunu yapmaya devam ettim" sözleriyle aktararak mentor desteğinin önemini bir kez daha gösterdi. Unutulmaz Maç: 2020 Polonya Elemesi Milli takımla ve Eczacıbaşı'yla elde ettiği sayısız başarıya rağmen, Aköz'ün zihninde hala özel bir yeri olan maç, 2020 Olimpiyatları öncesi Polonya ile oynanan eleme maçı oldu. "O maçta takım içindeki duygu, gözlerdeki kıvılcım her gün olmayan bir şeydi... O maçtaki kendi aramızdaki o duygu başka bir duyguydu. Benim için unutulmaz" diyerek o anların heyecanını paylaştı. Bu sezonki motivasyonlarının ise "birlik, beraberlik ve saha içinde müthiş bir mücadele vermek" olduğunu belirten Simge Aköz, Eczacıbaşı'nın yeni sezonda tüm kupalara talip olmanın yanı sıra, genç bir kadroyla kemik bir yapı kurmayı hedeflediğini de sözlerine ekledi.